slasher nedir gorsel
Korku Sözlüğü

Slasher Nedir?

Korku sinemasının alt türleri arasında en çok tartışılan, en çok parodiye uğrayan ama bir o kadar da kültleşmiş olanı kuşkusuz slasher filmleridir.

Peki “slasher” nedir, kökeni nereye dayanır ve neden bu kadar kalıcı bir alt tür olmuştur?

Tanım ve Kökenler

“Slasher” kelimesi, İngilizce’de “bıçaklamak” veya “kesmek” anlamına gelen slash fiilinden türemiştir. Adından da anlaşılacağı üzere bu türde genellikle maskeli veya kimliği gizlenen bir katil, çoğunlukla kesici-delici bir silahla genç kurbanlarını birer birer avlar. Kurbanların genç olmasından ötürü tür sıklıkla “teen slasher” olarak da adlandırılır.

Hikâyenin iskeleti oldukça tanıdıktır: Katil vardır, kurbanlar vardır ve seyirci bu ölüm kalım oyununu gerilimle izler.

Kimi araştırmacılar slasher’ın kökenlerini 1960’ların Alfred Hitchcock’un “Psycho”su ve Michael Powell’ın “Peeping Tom”u gibi filmlerine kadar götürür. Ancak türün gerçek anlamda form kazanması 1970’lerin ikinci yarısında olmuştur. Özellikle John Carpenter’ın “Halloween” (1978) filmi, slasher sinemasının kodlarını belirleyen eser kabul edilir.

Alt Türün Kodları

Bir slasher filmine baktığımızda karşımıza tekrar eden bazı motifler çıkar:

  • Katil: Genellikle geçmişte travma yaşamış, toplum dışına itilmiş ya da intikam peşinde olan biridir. Maskeler, katili hem anonimleştirir hem de bir ikon haline getirir. Michael Myers, Jason Voorhees ve Ghostface bunun en bilinen örnekleridir.
  • Kurbanlar: Çoğunlukla gençlerdir. Parti yapan, alkol tüketen, seks deneyen gençler “ilk ölenler” klişesini besler. Bu durum, türün ahlaki okumalara da kapı aralamasına neden olmuştur.
  • Final Girl: Slasher türünün belki de en bilinen klişesidir. Katilin gazabından sağ çıkabilen, genellikle daha dikkatli, ayık ve ahlaki açıdan “temiz” görülen genç kadın karakter, filmin sonunda katille yüzleşir. Laurie Strode (Halloween) ve Sidney Prescott (Scream) bu arketipin simgesidir.
  • Silah: Tabanca ya da tüfekten ziyade bıçak, balta veya testere gibi yakın dövüş gerektiren silahlar tercih edilir. Bu, ölümleri daha kişisel, daha kanlı ve dolayısıyla daha gerilimli hale getirir.

Popülerlik ve Düşüş

1980’ler, slasher türünün altın çağıdır. Friday the 13th, A Nightmare on Elm Street, My Bloody Valentine ve The Burning gibi filmler art arda vizyona girer. Seyirci, her yeni filmde katilin hangi yaratıcı yöntemlerle kurbanlarını öldüreceğini merak eder hale gelir. Ancak aynı formülün defalarca tekrarlanması, 90’lara gelindiğinde türe bir yorgunluk getirmiştir.

Tam da bu dönemde Wes Craven’ın “Scream” (1996) filmi devreye girer. Hem slasher klişelerini tiye alır hem de aynı klişeleri zekice yeniden işler. Bu sayede tür yeniden popülerleşir.

Bugün Slasher

2000’lerden sonra slasher, daha çok nostalji üzerinden yol aldı. Platformların da işin içine girmesiyle üretimin arttığını söyleyebiliriz. Katillerin ve kurbanların çağı yakalama konusunda sıkıntı çekmediğini söylesem yanlış olmaz.

Bir diğer güzel gelişme de canımız ciğerimiz “indie” korku yapımlarının, eski usul slasher estetiğini koruyarak üretmeye devam etmesi. 80’ler-90’lar estetiğinin amansızca övüldüğü şu dönemde, korkuseverler için en güzel taraflardan biri bu oldu.

Sonuç

Slasher sadece bir katil ve kurban hikâyesi değildir. İçinde gençlik kültüründen toplumsal ahlak anlayışına, travma ve intikam temalarından popüler ikonografiye kadar pek çok katmanı barındırır.

Hatta bazı eleştirmenler, bu filmlerin ahlakçı bir bakış açısıyla çekildiğini ve gençlere “bunları yaparsanız bedeli ağır olur” mesajı vermek için üretildiğini iddia eder. Birçok filme baktığımızda haksız da sayılmazlar.Ancak bu tür uyarıcı çabalar her zamanki gibi beyhude çıkmış, hatta tam tersi şekilde işlemiştir.

Kim ne söylerse söylesin, slasher hâlâ konuşuluyor, hâlâ yeniden çekiliyor ve hâlâ parodisi yapılıyorsa, bu onun sinema tarihinde ne kadar güçlü bir damga bıraktığının kanıtıdır.

1987 yılında Eskişehir'de doğdum. Yerel gazetelerde sinema yazıları yazdım. Arkadaşlarımla Getik Fanzini çıkarttım. Sonrasında basılı neşriyat serüvenime son verip podcast mecrasına geçiş yaptım. 2019 yılından bu yana Kat3Daire5 podcastte ve Kat3Daire5 YouTube kanalında içerik üretiyorum.

Korku101 sitesinden daha fazla şey keşfedin

Okumaya devam etmek ve tüm arşive erişim kazanmak için hemen abone olun.

Okumaya Devam Edin